Giresun’un şok edici Turizm gerçekleri!

Yıllardır hepimizin üzerinde durduğu, alternatifler düşünüp sürekli konuşmalar yaptığı ve gündem oluşturduğumuz büyük yaramız turizmden bahseceğim ve bir de isteğim olacak.
Her geçen gün çözülmesi gereken adımların, üzerine daha da fazlası eklenerek kaybetmeye devam ettiğimizin farkında olmamış, aynı kısır konuşmaların etrafında dönmüşüz. Ne kadar klasik cümleler, konular ve sorunlar gibi görünsede maalesef sorunumuz büyük.
Örneğin; ilimiz virtüellerini kaybetmişiz, birilerine ilgisizlikten teslim etmişiz. Çavuşlu ekmeğini, Görelemizde doğan kemençeyi, hamsiyi, horonu, amazonları, mısırı, kirazımızı ve şimdide her fırsatta övündüğümüz dünyanın en kalitelisi diye kendi aramızda konuştuğumuz fındığımızı hediye ediyoruz. Kime? Ordu’ya….
Nasıl yani
Son yapılan turizim fuarında Giresun ne kadar kötü temsil edildiğinin farkında mısınız? Veya bu zamana kadar hangi turizm fuarında ilimiz nasıl temsil edilmiş, nasıl tanıtılmış? İstanbul Emitt fuarına Doğu Karadeniz’den kim nasıl katıldı? İyiki Bulancaklı bir abla varmış da yöresel hediyeliklerimizi orada sergilemiş. Komşu illerimizin standlarını görünce; neleri kaybediyoruz, ne kadar kaybediyoruz, biz neyi konuşuyoruz diye sordum kendime? Dedik ya fındık…
Ordu şöyle yazmış standına;
“Oksijenin ve fındığın başkentine hoşgeldiniz.” Burayı biraz düşünelim…
Bir diğer konu ilimizin turizm değerleri ve turizme katkısı.
Şuanda bilinen belli başlı tur firmalarının bir çoğunun güzergahında olmadığımızın farkında mısınız? Giresun Kalesi’ne tur otobüslerini çıkaramadığımızı biliyor musunuz? Maalesef kalemize otobüs çıkacak yol yok. Ne acı. Bir tur otobüsü Giresun’umuzda bir gün bile konaklayamıyor. Adaya gidemiyor, kaleye çıkamıyor, yaylalarda konaklayamıyor. Biz de oturmuş turizim sorununu konuşuyoruz.
Sevgili Abilerim, ablalarım, büyüklerim. Bu memlekette sorumluluklarımız büyük! Benim bir oğlum var ve onun bu memlekette kalmasını, yanımda olmasını, onunla birlikte kalkıp beraberce işe gitmeyi çok istiyorum. Oğlumla telefonda konuşup özlem gidermek istemiyorum. Vakti geldiğinde yıllarımı verdiğim işletmemin başına geçip beni gururlandırdığı günü görmek istiyorum.
Onun içindir ki
Yatırımcının tercih etmediği, kalifiye personel yetişmeyen, kültürel değerlerine sahip çıkılmayan, siyasi birlikteliğini sağlayamamış, hemşehrileri ile iletişim kuramayan, birlik ve beraberliği güçlenmemiş, ulusal anlamda tanınmamış ve tanıtılamamış bir ilde olduğumuzun gerçeğinin farkında olup artık biryerden başlamamız gerektiğinin bilinciyle:
Siz değerli büyüklerimizin desteğini alarak memeleketimizin değerlerini geri almak için, ilimizin en küçük eserinin bile tanıtımı için, yaylarımızın her birinde konaklamaya, her yerine ulaşmaya, Trabzon olarak alıkonulan ekmeğimize Çavuşlu demeyi ve dedirmeyi, sadece fındık değil “Giresun fındığı” demeyi ve bunu her paketin üzerine gururla yazmak için; yeni değerler kazanıp, Giresun’un en büyüğüne yakışanı yapmak için bu konuda özveri ile çalışacak, beyin fırtınası yapıp uygulamalara geçeçek bir komisyon kurulmasını ve çözümlerinin hayata geçirilmesini ümit ediyorum.
Bu vesile ile değerli zamanınızı ayırdığınız için çok teşekkür ediyor saygılar sunuyorum.
0 thoughts on “Giresun’un şok edici Turizm gerçekleri!”